Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Türkiye’de En Çok Dinlenen 50 Şarkı
Güney Türkiye’deki Tarsus ilçesi, zengin tarihi dokusuyla uzun süredir arkeologların ilgisini çeken bir bölge olmuştur. Ancak Kasım 2016’da başlatılan bir kazı, sadece arkeolojik önemiyle değil, aynı zamanda etrafını saran gizem perdesiyle de dikkatleri üzerine çekmiştir. Yoğun güvenlik önlemleri altında ve kamuoyuna sınırlı bilgi verilerek yürütülen bu operasyon, çeşitli teori ve spekülasyonların ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Kazı, Tarsus’un 82 Evler Mahallesi’nde gerçekleştirilmiştir. Alışılmış arkeolojik çalışmalardan farklı olarak, bu kazı Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Özel Harekat Polisi’nin gözetiminde, yüksek güvenlik önlemleriyle yürütülmüştür. Alan bariyerlerle çevrilmiş, yerel yetkililer ve gazeteciler de dahil olmak üzere yetkisiz kişilerin bölgeye girişi yasaklanmıştır. Kazı yaklaşık bir yıl sürmüş ve Kasım 2017’de aniden sona erdirilmiştir.
Bu kazının kökeni, 2012 yılında polis memuru Mithat Erdal’ın trajik ölümüyle ilişkilendirilmektedir. Erdal’ın, Tarsus’ta yasa dışı define avcılarının arasına sızdığı ve öldürülmeden önce Yeşil Mahallesi’ndeki bir evin altında değerli eserler bulduğu iddia edilmiştir. Eşi Sibel Erdal, bu olayın ardından yetkililerin harekete geçtiğini öne sürmüştür. Bu iddialar, 2016 yılında başlatılan kazının temel sebeplerinden biri olarak görülmektedir.
Kazının kapsamlı doğasına rağmen, resmi raporlara göre yalnızca küçük çaplı buluntular ortaya çıkarılmıştır. Bunlar arasında bir bronz sikke, bir sütun parçası ve bazı seramik kalıntıları yer almaktadır. Önemli bir kültürel varlığın keşfedildiğine dair herhangi bir resmi açıklama yapılmamıştır. Ancak kazının olağanüstü güvenlik önlemleriyle yürütülmesi ve elde edilen bilgilerin sınırlı olması, halk arasında merakı ve şüpheleri artırmıştır.
Kazının gizli tutulması, çeşitli spekülasyonlara yol açmıştır:
Bazı iddialara göre, kazı alanında bir boyutlar arası geçit veya “yıldız geçidi” bulunmuş olabilir. Bu teori, ekibin başka bir boyuta açılan gizemli bir taş kapıyla karşılaştığını öne sürmektedir. Ancak, bu iddiayı destekleyen güvenilir bir kanıt bulunmamaktadır.
Bazı spekülasyonlara göre, kazı sırasında Ahit Sandığı’na ulaşılmış olabilir. Ancak bu iddia da herhangi bir somut delile dayanmamaktadır ve bilim çevreleri tarafından desteklenmemektedir.
Bazı kaynaklar, NASA’nın bu kazıya dahil olduğunu ve burada gelişmiş bir teknoloji ya da olağanüstü bir keşif yapıldığını öne sürmektedir. Ancak, NASA’nın kazıyla ilgili herhangi bir resmi bağlantısı olduğuna dair kanıt bulunmamaktadır.
Kazı, farklı kesimlerden yoğun ilgi görmüştür:
Siyasetçiler: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekili Aytuğ Atıcı, bölgeye defalarca girmeye çalışmış ancak izin verilmemiştir. Atıcı, kazıya uluslararası aktörlerin, hatta Vatikan’ın dahi dahil olabileceğini öne sürmüştür. Ancak Vatikan’ın Türkiye Büyükelçiliği, bu iddiaları reddetmiştir.
Akademisyenler: Bilim insanları, olağanüstü iddialara şüpheyle yaklaşmaktadır. Örneğin, Mersin Üniversitesi’nden Prof. Dr. Murat Durukan, kazının yalnızca arkeolojik bir çalışma olması durumunda müzeler ve üniversitelerle iş birliği yapılacağını, ancak böyle bir bilgilendirmenin olmamasının sıradışı olduğunu belirtmiştir.
2016-2017 yıllarında gerçekleştirilen Tarsus kazısı hâlâ büyük bir gizemini korumaktadır. Resmi açıklamalar, yalnızca küçük buluntular elde edildiğini öne sürse de, yüksek güvenlik önlemleri ve kazının kapalı kapılar ardında yürütülmesi, halk arasında farklı teorilerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Kazının gerçek amacı ve sonuçları konusunda birçok soru hâlâ yanıtsız kalmaktadır.
Yorum Yaz